Bugün AKP’ye katılan Serap Yazıcı’nın arşivi açıldı: ‘Devlet ele geçirildi’ dedi… İktidarın ‘gizli ortaklarını’ anlattı

2007’de AKP için anayasa taslağı hazırlayan eşi Prof. Dr. Ergun Özbudun başkanlığındaki anayasa heyetinde bulunan, Gelecek Partisi’nin kurucularından, CHP listelerinden Antalya Milletvekili seçildikten sonra Gelecek Partisi’ne geçen Prof. Dr. Serap Yazıcı Özbudun, bugün yapılan AKP 8’inci Olağan Kongresi’nde bu kere AKP’ye geçti. Odatv, Gelecek Partisi’nden istifa ettikten sonra 24 saat geçmeden AKP MKYK’de yerini alan Yazıcı’nın arşivini açtı. Yazıcı, 14 Şub 2022’de katıldığı yayında “Devlet ele geçirildi” diyerek, iktidarın kapalı ortakları ile Türkiye’yi yönettiğini söylemişti.

Yazıcı’nın üç yıl evvel Savaş Kerimoğlu’na yaptığı açıklama şöyle:

“Adalet ve Kalkınma Partisi hükûmetlerinin en başarılı olduğu bahis algı idaresi. Tüm aksiliklerden kurtulup, bu aksilikleri çok olumlu gelişmelermiş üzere kamuoyuna takdim etmekte büyük hüner sergiliyorlar. ‘Devlet yaptı’ nasıl bir söz? Devlet yasama, yürütme ve yargı organlarından oluşan büyük bir aygıt. Hükûmet bunun yürütme organı cephesinde duruyor. Yani yürütme organını kim ele geçirirse tün iktisadi, siyasi, tüzel siyasetleri o yürütüyor.

‘AKP ÜLKEYİ TEK BAŞINA YÖNETMİYOR: GÖRÜNEN VE GÖRÜNMEYEN ORTAKLARI VAR’

Bugün 2002’den beri Adalet ve Kalkınma Partisi Türkiye’ye hükûmet ediyor. Küçük bir farkın altını çizelim. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçildiğinden beri Türkiye’nin çehresi büyük ölçüde değişti. Artık Adalet ve Kalkınma Partisi ülkeyi tek başına yönetmiyor. Görünen ortakları var, görünmeyen kapalı ortakları var. Türkiye’de elektrik faturaları ödenmeyecek hale gelmişse, beşerler en mecburî gereksinimlerini bile yerine getiremiyorsa ve gece karanlıkta oturup televizyon ışığında hayatlarına devam etmeyi tercih ediyorsa bunun tek sorumlusu var; şu an yürütme aygıtına hükmedenler.

Tabi başta Adalet ve Kalkınma Partisi olmak üzere, MHP, onun Doğu Perinçek liderliğindeki ortakları… Bir de bilemediğimiz diğer ortaklar var tabi. Albayrak ailesi, Alaattin çakıcıyla ortaya çıkan kimi garimeşru kümeyle vs… Haliyle elektrik faturası ve bütün bu ekonomik krizin faturası bu aktörlere ilişkin.”

KABİNENİN BİR İŞLEVİ YOK

Türk siyasi tarihinde görülmemiş bir değişim yaşandı. Türkiye siyaseti benzerine rastlanmamış ölçüde bir parti devlerine sahip. Aslına bakarsanız tek bir parti de değil. İmajda Erdoğan çok güçlü bir önder ve şu anki hükûmet sistemi nedeniyle yürütme organının yegane sahibi. Yürütme organı tek bireyden oluşuyor. Onun kabinesinin hiçbir işlevi yok. Lakin Erdoğan’ın ne ölçüde tek başına karar verdiği, ne ölçüde o büyük danışman takımının ve ne ölçüde MHP’nin, Vatan Partisi’nin ve bilemediğimiz başka ortakların sorumluluğunu tespit etmek kolay değil.

‘DEVLET ELE GEÇİRİLDİ’

Şunu biliyoruz; Cumhur bloğu bir bütün olarak devlete hükmetmektedir. Zati Türkiye’deki garabet şu; olağan bir demokraside seçim yarışı yasama organındaki sandalye sayısını ve buna bağlı olarak parlamenter sistem mevcutsa bakanlar şurasını hangi siyasi partinin oluşturacağını sağlar. Şayet başkanlık sistemi ise yürütmeye hangi liderin hükmedeceğini belirler. Ancak olağan bir demokraside seçim sonuçları ile devlet ele geçirilmez. Devlet ele geçirilmiş durumda. Artık bağımsız yargı organı mevcut değil. Yani Türkiye bir hukuk devleti değil. Yasama organına gelince TBMM Türk siyasi tarihinde hiç olmadığı kadar manasını ve işlevini kaybetti.

‘CUMHUR BLOĞUNUN ORTAKLARI BİLE NEYE EVET DEDİĞİNİ BİLMİYOR’

Yasalar nasıl mı çıkıyor… Bildiğimiz bilmediğimiz danışmanlar ve bürokratik takımlar tarafından hazırlanıyor. Tabi orada Erdoğan’ın iradesi de tesirli oluyor. Meclise getiriliyor. Gerek alt komitelerden gerekse Genel Kurul’dan bir çırpıda geçiriliyor. Orada muhalefetin iştirakine imkân tanınmadığı üzere Cumhur bloğunun ortakları bile neye evet dediğini bilmiyorlar. Türkiye hiç böylesine hüzünlü bir manzaraya sahip olmadı.

FETÖ’NÜN ABANT TOPLANTILARI

2009’da Fethullah Gülen’in Onursal Başkanı olduğu Gazeteciler ve Müellifler Vakfı’nın oluşturduğu Abant Platformu İrticayla Gayret Belgesi’ne ait tartışmaların gölgesinde toplandı. Gülen cemaatinin düzenleyici olduğu bu tartışmanın konuşmacıları ortasında Serap Yazıcı, İbrahim Akay da yer almıştı.