96 kişi o binada can verdi: Kamu görevlilerine dava

7 KAMU GÖREVLİSİNE DAVA

Merkez Çukurova ilçesi Güzelyalı Mahallesi’ndeki Alpargün Apartmanı’nın zelzelede yıkılmasıyla ilgili o periyot Seyhan Belediyesinin sorumluluk alanında bulunan bölgedeki binanın imaline müsaade verilmesine ait kamu vazifelileri hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı.

Müteahhidi Hasan Alpargün’e 27 Eylül 2024’te 62 defa müebbet ve 865 yıl mahpus cezası verilen apartmanla ilgili periyodun Seyhan Belediyesi İmar Müdürü Alim Erdoğan ve müdür yardımcısı Sitare Koçoğlu ile belediyede vazifeli Harita Şube Şefi Gökalp Çubukçu, inşaat mühendisi Ferhat Yağ, mimar Sevda Canpolat, makine mühendisi İmran Arısoy ve iskan kurulu üyesi Can Mustafa Eren hakkında da “bilinçli taksirle birden fazla kişinin vefatına neden olma” cürmünden 22 yıl 6’şar aya kadar mahpus talebiyle iddianame hazırlandı.

Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, 1994 yılında inşasına başlanan ve 1996’da tamamlanan Alpargün Apartmanı’nın imalatında kullanılan demir ve beton kalitesinin ruhsat tarihinde yürürlükte olan 1975 Zelzele Yönetmeliği kararlarını karşılamadığı belirtildi.

Apartmanın “kusurlu yapı” olarak değerlendirildiği iddianamede, kusurlu inşa edilen binaya yapı ruhsatı ve kullanım müsaadesi verilmesi nedeniyle Seyhan Belediyesindeki ilgili kamu vazifelilerinin sorumluluklarının bulunduğu anlatıldı.

BİLİRKİŞİ RAPORUNDA BETON VE DEMİR DETAYI

Bilirkişi raporuna da atıf yapılan iddianamede, şu tabirlere yer verildi:

“Raporun bilhassa ‘İlgili belediye vazifelileri (yapı ruhsatı ve yapı kullanım müsaadesi düzenleyen daire) sorumludur’ kısmı doğrultusunda kelam konusu kusurlu yapıya, yapı ruhsatı ve yapı kullanım müsaadesi düzenlenmesi sürecinde sorumlulukları bulunduğu bedellendirilen görevlilerin 1996 tarihli ‘İmar Müdürlüğü Yapı Kullanma Belgesi’ başlıklı iskan kurul raporunda imzası bulunan Alim Erdoğan’ın ve birebir iskan komite raporunda imzası bulunan Ferhat Yağ’ın meslek ve vazifesinden ötürü yapıdaki kusurlu beton ve demir imalatından sorumluluklarının bulunduğu tespit edilmiştir.”

İddianamede, Seyhan Belediyesi onaylı yapı kullanım müsaade evrakında, “onaylayan” kısmında eski Seyhan Belediyesi İmar Müdür Yardımcısı Sitare Koçoğlu’nun imzasının bulunduğu bilgisine de yer verilerek, şunlar kaydedildi:

“Sitare Koçoğlu’nun yapıdaki kusurlu beton ve demir imalatından sorumlu olduğu, yapı ruhsatında ‘kontrol eden’ kısmında imzası olan Gökalp Çubukçu’nun meslek ve unvanı hasebiyle yapıdaki kusurlu beton ve demir imalatından sorumlu olduğu, 1996 tarihli ‘İmar Müdürlüğü Yapı Kullanma Müsaade Belgesi’ başlıklı iskan komite raporu niteliğinde olan dokümanda imzası bulunanlardan Sevda Canbolat, İmran Arısoy, Can Mustafa Eren’in meslek ve misyon unvanları nedeniyle yapıda tespit edilen kusurlu beton ve demir imalatından sorumluluklarının bulunması suretiyle misyonlarını gereği üzere yerine getirmeyerek 6 Şubat 2023’te meydana gelen sarsıntılar sonucunda yıkılan binada göçük altında kalmaları sonucu 96 kişinin vefatına neden oldukları, öngörülebilen bu sonuç bakımından dikkat ve itina yükümlülüğüne alışılmamış davranan ilgili kamu vazifelilerinin ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin vefatına neden olma’ hatasından 22 yıl 6’şar aya kadar mahpusla cezalandırılması talep olunur.”

İddianamedeki tabirlerinde haklarındaki suçlamaları kabul etmeyen tutuksuz 7 sanığın yargılaması, Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesince yapılacak.

MÜTEAHİT “NİYETİM KAÇMAK DEĞİL” DEMİŞTİ

Adana’da sarsıntıda yıkılan Alpargün Apartmanı ile ilgili soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı çıkarılan Hasan Alpargün’ün 6 Şubat 2023’te KKTC’ye gittiği belirlenmişti. Çalışmalar sonucunda Lefkoşa Emniyet Müdürlüğüne teslim olan Alpargün, Adana’ya getirilmiş ve 13 Şubat 2023’te tutuklanmıştı.

Alpargün’ün 990 bin dolar, 890 bin avro ve 500 bin TL’yi Türkiye’den KKTC’ye transfer etmeye çalıştığı ve Lefkoşa’da daire satın almak için teşebbüste bulunduğu öne sürülmüştü.

Tutuklu müteahhit Hasan Alpargün, savcılık sözünde, “Önceden planlanan bir program dahilinde 6 Şubat’ta aile dostlarımızı ziyaret hedefli oğlumla KKTC’ye gittik. 3 gün sonra kelam konusu apartmanın yıkıldığını öğrendim. Oğlumu olayları öğrenmesi için çabucak Türkiye’ye gönderdim. Katiyetle kaçmak üzere bir niyetim yoktu.” beyanında bulunmuştu.

Hakkında dava açılan Alpargün, Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesince 27 Eylül’deki karar duruşmasında “olası kastla birden fazla kişinin vefatına ve yaralanmasına neden olma” hatasından 62 defa müebbet ve 865 yıl mahpus cezasına çarptırılmıştı.